Araştırmalara göre, insanların kendi acısını ve başkalarının acısını anlaması (empati), bireyin nöral devrelerinin karmaşık etkileşimlerinden, beynindeki biyokimyasal reaksiyonlardan, toplumsal düşünce kalıplarından ve evrimsel mekanizmalardan etkilenmektedir.
Acıyı Nasıl Algılıyoruz?
Fiziksel acı ve ağrının beyinde kendine özgü bir yansıması vardır. Beyin görüntüleme yöntemlerinden biri olan fMRI ile ağrı miktarı değerlendirilebilir. Bununla birlikte, farklı araştırmalarda, insanların beyin yapılarının farklılıklarına göre (bireyler arası farklar) ağrı ve acıyı da farklı hissettikleri ortaya konmuştur.
Bir araştırmaya göre, ağrı deneyimi iki ayrı nöral aşamada deneyimlenmektedir. İlk aşama, yanlışlıkla parmaklarınızı yaktığınızda veya elinizi kestiğinizde başlar. Elinizdeki sinirler beyne sinyal gönderir. Ağrı uyaranları, beynin ağrı ile ilgili olan kısımlarına ulaşır. Bu aşamayı oluşturan olaylar zinciri tüm sağlıklı bireylerde aynıdır.
Ancak insanlar acı ve ağrıya farklı tepkiler vermektedir. Canı yanan herkes sesli bir tepki vermez veya ağrısı olan herkes ağrı kesici aramaz. Bu noktada beynin ağrı ve acıyı algılamada rol oynayan ikincil kısımları devreye girmektedir. Bu kısımlar normalde motivasyon ve duygularla da ilişkilendirilmektedir. Bu bölgedeki (medial prefrontal cortex) aktivite miktarı, acı ve ağrının hafif, orta, yoğun veya dayanılmaz olarak tanımlanmasında rol oynar.
Peki bunlar bizlere neler söylüyor? Artık bilim insanları bilişsel ve duygusal süreçlerin ağrı ve acının algılanmasında rol oynadığını biliyor. Dolayısıyla acı ve ağrının algılanışı meditasyon, dikkat dağıtma ve zihinde canlandırma gibi metotlarla değiştirilebilir, azaltılabilir. Bunun gibi yöntemlerle acının azaltılabiliyor olması, kronik hastalık ve kronik ağrıları olan insanların rahatlamasına destek olabilir. Bunun sayesinde insanlar ağrı kesici miktarlarını azaltabilir ve ağrı kesicilerin yan etkilerinden daha az etkilenebilir.
Acıyı Algılamanın Toplumsal Boyutu
Acıyı algılamanın toplumsal bir temeli de vardır. Bazı araştırmalar, bireylerin romantik partneri veya oldukça empatik bir kişinin varlığının olması durumunda bireylerin farklı ağrı ve acı düzeyleri bildirme eğiliminde olduğunu bulmuştur. Bireyler kendilerini güvende hissettiren bir kişinin varlığında daha az ağrı ve acı bildirme eğilimindedir. Bir deneyde, tehdit altındaki denekler romantik partnerlerinin fotoğraflarını gördüklerinde beyinleri güvende olduklarına dair daha çok sinyal vermiştir (yani daha az acı hissetmişlerdir).
Başka bir araştırmada ise ilişkinin özelliğinin de önemli olduğu otaya konmuştur. Bu araştırmada, romantik partnerlerinin empatik olduğunu düşünen insanlar, romantik partnerinin empatik olmadığını düşünen insanlara göre daha az acı hissettiklerini bildirmişlerdir.
Başkalarının Acısını Anlamak
İnsanlar sosyal canlılardır. Dolayısıyla birlikte daha mutlu bir yaşam sürmek için empati becerileri önem taşır. Bu bağlamda empati ve ilişkili olduğu değişkenler farklı araştırmalar tarafından ele alınmıştır.
Bilim insanları doğuştan acı veya ağrı hissetmeyen insanlarla empati odaklı bir araştırma yürütmüşler. Doğuştan acı hissetmeyen bu insanlara, acı ve ağrı hisseden insanların videoları izletilmiş ve ne ölçüde empati kurduklarına bakılmıştır. Araştırmacılar daha önce hissedilmeyen bir duyguya dair bireylerin empati kurabildiğini bulmuştur. Hayatı boyunca ağrı hissetmemiş bu insanlar daha önce hissetmedikleri bir his hakkında empati kurabilmiştir.
Stres ve empati üzerine yapılan bir araştırmada, bilim insanları, bireylerin stres altında daha az empati kurduklarını bulmuştur. Araştırmaya katılanlar, tanımadıkları insanlar hakkında, stres altındayken huzurlu oldukları zamana göre daha az empati kurmuşlardır.
Acı ve ağrı üzerine farklı araştırmalar yapılmaktadır. Bunlar özellikle kronik ağrı çeken kişiler için faydalı bulgular ortaya çıkarabilecek çalışmalardır. Bunun yanı sıra acıyı ve ağrıyı algılama süreçlerimizi bilmek, tedavi konusunda da uzmanlara yardım sağlayacaktır.
Kendinize İyi Bakın.
Uzman Psikolojik Danışman Fuat Can Çalışkan, İzmir.
Kaynaklar:
Blair, R. J. R., Veroude, K., & Buitelaar, J. K. (2018). Neuro-cognitive system dysfunction and symptom sets: a review of fMRI studies in youth with conduct problems. Neuroscience & Biobehavioral Reviews, 91, 69-90.
Decety, J. (2011). The neuroevolution of empathy. Annals of the New York Academy of Sciences, 1231(1), 35-45.
Krahé, C., Paloyelis, Y., Condon, H., Jenkinson, P. M., Williams, S. C., & Fotopoulou, A. (2015). Attachment style moderates partner presence effects on pain: a laser-evoked potentials study. Social cognitive and affective neuroscience, 10(8), 1030-1037.
Martin, L. J., Acland, E. L., Cho, C., Gandhi, W., Chen, D., Corley, E., ... & Khan, S. (2019). Male-specific conditioned pain hypersensitivity in mice and humans. Current Biology, 29(2), 192-201.
Martin, L. J., Hathaway, G., Isbester, K., Mirali, S., Acland, E. L., Niederstrasser, N., ... & Sternberg, W. F. (2015). Reducing social stress elicits emotional contagion of pain in mouse and human strangers. Current Biology, 25(3), 326-332.
Seymour, B. (2019). Pain: a precision signal for reinforcement learning and control. Neuron, 101(6), 1029-1041.
Thompson, N. M., Uusberg, A., Gross, J. J., & Chakrabarti, B. (2019). Empathy and emotion regulation: An integrative account. Progress in brain research, 247, 273-304.
Wager, T. D., Atlas, L. Y., Lindquist, M. A., Roy, M., Woo, C. W., & Kross, E. (2013). An fMRI-based neurologic signature of physical pain. New England Journal of Medicine, 368(15), 1388-1397.
Commentaires